41
İspanyol Hükümeti, ellerini temiz tutmak için paranın
direk olarak zor durumda olan bankalara aktarılmasını teklif
etti ancak bu teklif geri çevrildi. Dolayısıyla 2011 yılının Ka-
sım ayında seçilen Rajoy Hükümeti, 100 milyar Avro’ya ka-
dar çıkabileceği öngörülen kurtarma paketinin sorumlulu-
ğunu alacak. Avro grubu tarafından yapılan açıklamada, İs-
panya Hükümetine duyulan güven dile getirilmeye devam
ediliyor, Hükümetin bugüne kadar gerekli reformları yaptı-
ğını, kurtarma paketinin de gereklerini yerine getireceğin-
den de emin olduklarının altı çiziliyor.
“
Bu kurtarma planı İspanya’daki durumu tamamen
düzeltir mi” sorusuna cevaben Mariano Rajoy, konuşmasın-
da çok ilginç bir ifade kullandı ve “En azından ani bir ölüm
olasılığını ortadan kaldırır”dedi. Söz konusu desteğin“Ne iş-
sizlik sorununu çözeceğini, ne de yaşam kalitesini artıraca-
ğını” da sözlerine ekleyen Rajoy, desteğin sadece bankaları
kurtarmak için olduğunu, çok net bir şekilde vurguladı. Sos-
yal devlet anlayışında kesintilere gidildiğini, bu kesintilerin
önümüzdeki dönemde daha da keskinleşeceğini ifade eden
Rajoy’un bu sözlerini, sosyal devlet ödeneklerinde kesintiler
ve ÖTV artışları takip etti.
Tamda bu noktada akıllara“İspanyol Hükümeti’nin bu
kadar devlet borcunun altından nasıl kalkacağı” sorusu ge-
liyor. Bütçe açığının tahammül edilemez seviyelere ulaştı-
ğı mevcut durumda, Hükümetin yeni bir borcu nasıl finan-
se edeceği, tüm kesinti ve vergilere rağmen, tam bir merak
konusu.
Belki de 15 Mayıs 2012 tarihinde birinci yılını kutla-
yan, İspanya’da gelişen ve sokaklarda faaliyet gösteren Halk
Hareketi’nin Kurtarma Planı ile ilgili tavrına bir göz atmakta
fayda var. Belki bu şekilde, hükümetlerin ötesinde bir pers-
pektif yakalanabilir. Öncelikle onlar, halka bedelini ödeterek
bankaların kurtarılmasına temelden karşılar. Kurtarma Pa-
keti talebi açıklandığında, Madrid meydanlarında ciddi bir
kalabalık toplandı. Halkın büyük bir bölümü tüm bu fonla-
rın bedelini kendilerinin ödeyeceğini ve durumlarının hiç dü-
zelmeyeceğini düşünüyor. Örneğin önümüzdeki yıl üniversi-
te harçları ciddi şekilde artırılıyor; sağlık alanında kesintile-
re gidiliyor ve işsizlik konusunda hiçbir ilerleme kaydedilme-
si beklenmiyor. Buna bir de birçok alanda yapılan ÖTV artış-
ları eklenince, halkın tepkisi giderek artıyor. Ancak bir kısım
İspanyol, bu vergi artışlarının, alınan önlemlerin ve Kurtar-
ma Paketi’nin uzun vadede kendilerini kurtaracak önlemler
olduğuna yürekten inanıyor. Yapılan kesintilerin, vergi artış-
larının ve tüm diğer önlemlerin kısa zamanda sonuç verece-
ğine; hiç olmazsa çocuklarının geleceğini kurtaracağını dü-
şünmeye devam ediyor. Bu grup gereken bedelin, er ya da
geç ödenmesi gerektiğini bildiklerini savunuyor.
İSPANYA’YI NELER BEKLİYOR?
Aslında İspanya’nın işi çok zor: İçeride ve dışarıda den-
ge kurulmaya çalışılıyor ama bu işin içinde Berlin var, Avru-
pa Merkez Bankası var, Brüksel var ve yetmezmiş gibi Ulus-
lararası Para Fonu (IMF) ile Washington var. Dolayısıyla Kur-
tarma Paketi ile ilgili detayların ve yaptırımların netleşme-
si zaman alıyor.
Başbakan Rajoy, süreç boyunca yaşananlardan ders
çıkararak, İspanya’da yıllardır süregelen temel sorunlara da
çözüm bulunmasını, demokrasinin temelinin daha sağlam
ayaklar üzerine oturtulmasını umduklarını dile getirmeye
devam ediyor. Bu noktada ana muhalefetle birlikte çalış-
mak istediklerini zaman zaman vurgulasalar da, Hükümet
ve muhalefet arasında herhangi bir pozitif enerji yansıma-
sı algılanmıyor.
2011
yılının Kasım ayında seçilen Rajoy Hükümeti, 100 milyar Avro’ya kadar çıkabileceği öngörülen kurtarma
paketinin sorumluluğunu alırken, söz konusu desteğin sadece bankaları kurtarmak için olduğunu da çok net bir
şekilde vurguluyor. Ancak İspanyol Hükümetinin bu kadar devlet borcunun altından nasıl kalkacağı ise büyük
bir muamma... Çünkü İspayolların büyük bir bölümü “bedeli”kendilerinin ödeyeceğini ve durumlarının hiç
düzelmeyeceğini düşünüyor. Buna bir de birçok alanda yapılan ÖTV artışları eklenince, halkın tepkisi giderek artıyor.