A B V E İ Ş D Ü N Y A S I
50
19
65
Genç nüfusa sahip bir ülke olmamıza karşın bisiklet
talebinin ülkemizde düşük olması nedeniyle piyasada bü-
yük paya sahip bazı yerli bisiklet üreticileri, yabancı bisik-
let firmalarıyla ortaklık kurarak yurt dışına ihracat yapıyor.
Dolayısıyla bisiklet üretimi ve ihracatında iddialı bir ülke
olduğumuz söylenebilir.
Türkiye’de 1980-1985 yıllarında üretilen bisikletler,
üç vitesli, basit ve daha çok çocuk bisikletleriydi. Dünya-
da yeni bir trend halinde dağ bisikletlerinin ortaya çıkma-
sına paralel olarak 1985-1990’lı yıllarda dağ bisikletleri,
öncelikle ithalatçılar tarafından Türkiye’ye getirildi. Bun-
dan sonra da bu bisikletlere talep oluşmaya başladı. Vites-
li bisikletlerin piyasaya sürülmesiyle de bisiklete ilgi gide-
rek arttı. Vitesli bisikletler hem engebeli yollarda hem de
kent içinde kullanım kolaylığı getiriyor. Hedef kitlenin bü-
yümesi, üretici firmaların tasarımı konusunda yeni atılım-
lar yapmasını da sağlarken, 1990’lı yıllara kadar gerek ço-
cuklar gerek büyükler için üretilen bisikletler basit, üç vi-
tesli, daha az özelliklere sahipti. Son yıllarda vites sayıları
25’leri aşmış ve dolayısıyla yokuşlarda ve kent içinde kul-
lanım artmıştır.
Ülkemizde bisiklet imalat sektörü ihracat odaklı ve
gelişme potansiyeli yüksek bir sektördür.
Genç nüfusun çokluğu ekonomik olarak da Türkiye’yi
gelecek vadeden bir pazar durumuna getirmektedir. İç pi-
yasada az sayıda büyük üretici firmanın yanı sıra 2530 ci-
varında küçük ölçekli bisiklet üreticisi firma sektörde faa-
liyet göstermektedir. Üretim İstanbul, İzmir ve Manisa’da
yoğunlaşmıştır. Yıllık bisiklet üretimi yaklaşık 1 milyon ci-
varındadır (2004 rakamları). TÜİK 2005 ve 2006 verilerine
göre yıllık bisiklet üretimi sırasıyla 90,4 milyon TL ve 85,1
milyon TL’dir. Diğer yandan, Türkiye’deki bisiklet ihracatı
da artış göstermektedir. Ülkemizde yüksek kaliteli ve ma-
kul fiyatlı bisikletler üretilebilmesi, bu alanda AB mevzua-
tına uyumun oldukça yüksek düzeyde olması da bunda et-
kendir. Birçok bisiklet üreticisinin ISO kalite belgesi bulun-
maktadır. Yurt dışında Türk bisikletlerinin en büyük alıcısı
ise AB ülkeleridir. Türkiye’den ihraç edilen bisiklet ve mo-
tosikletlerde AB ülkelerinin payı yüzde 54,8’tür
4
.
Türlerine göre ayırmaksızın sıradan bir bisiklet yakla-
şık 170 parçadan oluşur. Ülkemizde bu parçaların tamamı-
nın üretimini yapmak mümkün olmadığı için kullanılan it-
hal girdi oranı ise yüzde 65-70 seviyelerindedir
5
.
Türkiye’deki bisiklet sektörü, bisiklet kullanımının ar-
tırılmasına yönelik çalışmalara da devam etmektedir. Bu
anlamda BİSED’in ürettiği projeler bisiklet pazarını büyü-
terek daha fazla ürün satılmasını ve toplumsal fayda yara-
tılmasını amaçlıyor. Diğer yandan yerel yönetimlerle ortak
bisiklet yolu projeleri ve ortak bisiklet etkinlikleri de yapıl-
maya devam ediyor, Türkiye Bisiklet Federasyonu ile spon-
sorluk anlaşmaları geliştiriliyor.
Ülkemizde bisiklet sporunun geliştirilmesi için sürdü-
rülen çabaların en bilineni, her yıl düzenlenen Cumhur-
başkanlığı Bisiklet Turu’dur. Bu yıl 22-29 Nisan 2012 ta-
rihleri arasında 48’incisi gerçekleştirilen etkinlik 8 etap-
4
Sinan Yüzal, Motorcycle and Bicyle
Indusrty, İGEME, 2009
5
Ebru Ayverdi, Bisiklet Sektör Profili,
İTO, Mayıs 2004, s. 9