

İKTİSADİ KALKINMA VAKFI DERGİSİ
83
ile uyumlu bir şekilde kaleme alınması
gerektiğini belirtmek yanlış olmayacak.
Akıllara “unutulma hakkı” olarak da
kazınan Google kararına geri dönecek
olur isek; İspanyol vatandaşı Mario Gon-
zales, 2010 yılında İspanya Veri Koruma
Ajansı’na (AEPD) yapmış olduğu başvuru
ile, popüler internet aramamotoru Goog-
le’a ismi yazıldığında çıkan sonuçlar içe-
risinde, İspanya’da günlük yayımlanan La
Vanguardia isimli gazetenin kendisinin
mali durumu ile ilgili 1998 senesinden
kalan iki sayfalık yazının linkinin, yazıyı
yayımlayan gazete, Google şirketi ve Go-
ogle’ın İspanya’daki birimi olan Google
İspanya tarafından kaldırılmasını talep
etmişti. Söz konusu sayfalarda, Gonza-
les’in sosyal güvenlik borçlarından ötürü
bir gayrimenkulünün açık arttırma usulü
ile satışının yapılacağı ilanı yer alıyordu.
Gonzales, birkaç yıl önce ortadan kalkan
bu durumun hala internet ortamında
yer almasının, özel hayatını ihlal ettiğini
ve bu sebeple AB’nin kişisel verilerin
korunması mevzuatı çerçevesinde söz
konusu verilere erişimin engellenmesi
gerektiğini öne sürdü.
ABAD’ın Konuya İlişkin
Yorumu Ne Oldu?
Talebi değerlendirmeye alan AEPD
ilk olarak, gazetenin Gonzales ile ilgili
bilgiyi yasal olarak yayınladığını belirte-
rek gazeteye yönelik talebi reddetmişti.
Bununla birlikte Google ile ilgili talebi
haklı bulan AEPD, Google şirketinden ve
Google İspanya’dan Gonzales’in verileri-
nin arama motorundan çıkartılması ve
gelecekte de ilgili verilere ulaşılmaması-
nı sağlayacak gerekli düzenlemeleri yap-
masını istemişti. AEPD’nin işbu kararına
itiraz eden Google’ın ve şirketin İspan-
ya’daki birimi Google İspanya’nın ilgili
kararın iptali için İspanya Ulusal Yüksek
Mahkemesi’ne dava açması üzerine Yük-
sek Mahkeme, kişisel verilerin korun-
ması ile ilgili AB mevzuatının (özellikle
95/46 sayılı Kişisel Verilerin Korunması
Yönergesi’nin) davaya tatbiki ile ilgili
yorumunu belirtmesi için ABAD’a baş-
vurmuştu. Yüksek Mahkeme üç temel ko-
nuda ABAD’ın fikrini talep etti. Öncelikle
kişisel verilerin korunması ile ilgili AB
mevzuatı Google gibi aramamotorlarının
faaliyetlerini de kapsıyor mu? İkinci ola-
rak, Google’ınmerkezinin ABD’de olduğu
düşünüldüğünde, mevzuat, ana işlem
merkezi AB sınırları dışında yer alan bir
kuruma karşı da uygulanabilir mi? Ve son
olarak işbu mevzuata dayanarak bireyler
kendi kişisel verilerinin internet arama
motorlarından kaldırılması yönünde bir
hak talebinde bulunabilirler mi?
Teknik hukuki tartışmalara girme-
den kısaca özetleyecek olur isek, ABAD
öncelikle kişisel verilerin korunması ile
ilgili ABmevzuatının arama motorlarına
da uygulanabileceğini, zira arama moto-
ru operatörlerinin kontrollü bir biçimde
internette mevcut verileri topladıklarını,
verileri kayıt altına alıp düzenlediklerini
ve bu verileri kullanıcılarının erişimine
sundukları ve dolayısı ile işbu faaliyetle-
rin de, özellikle ilgili AB Yönergesi’nde
yer alan konulardan olduğunu belirt-
miştir. Daha somut bir anlatımla, kişisel
verilere doğrudan erişimi bulunan kişi,
kurum ve kuruluşlarının yanı sıra arama
motorları da kişisel veriler söz konusu
olduğunda AB hukukuna riayet etmek
ile yükümlü. İkinci soru ile ilgili olarak
ABAD’ın yaklaşımı, AB hukukunun sınır
ötesi kuruluşlara uygulanabilmesi ba-
kımından Schrems kararı ile paralellik
gösteriyor. Her ne kadar fiziki olarak
Google’ın sunucuları AB sınırları dışın-
da yer alsa da, Google, bağlı kuruluşları
aracılığıyla AB içerisinde yürütmekte
olduğu faaliyetleri nedeniyle AB huku-
kunun kapsamı içerisinde. Dolayısıyla,
AB hukukunun, Google İspanya’ya da
uygulanacağını söylemek mümkün.
Davanın özünü oluşturan son soru-
ya ise ABAD şartlı olarak evet cevabını
veriyor. ABAD’a göre kişisel verilerin
korunması hakkındaki mevzuata isti-
naden, belirli şartların varlığı halinde
bireylerin arama motorları operatörle-
rinden kendileri ile ilgili kişisel verileri
içeren linklerin kaldırılmasını isteme
hakkı bulunuyor. Özellikle ilgili linklerin
hatalı, yetersiz, amaca hizmet etmeyen
ve amacı aşan birtakım bilgiler içermesi
durumunda bu hakkın varlığından söz
edilebilir. Bununla birlikte ABAD, “unu-
tulma hakkı” olarak da adlandırılan bu
hakkın mutlak bir hak olmadığının ve
ilgili hak talebine cevap verilirken, ifade
ve basın özgürlüğü gibi diğer temel hak-
lar ile hassas bir dengenin gözetilmesi
gerektiğinin altını çiziyor. Başka bir de-
yişle unutulma hakkı talepleri, her olay
için münferit olarak değerlendirilecek
olup, söz konusu değerlendirme yapılır-
ken arama motorlarından kaldırılması
istenen kişisel verilerin, özel hayatın
gizliliği üzerine etkisi karşısında kamu-
nun bilgi edinme hakkı kapsamında işbu
bilginin ne derece gerekli olduğu göz
önünde bulundurulacak.
Her ne kadar karar, Google özelinde
alınmış olsa da, söz konusu karar kaçı-
nılmaz olarak Google’ın yanı sıra AB sı-
nırları içerisinde faaliyet gösteren Yahoo
ve Bing gibi diğer popüler arama motoru
operatörlerini de doğrudan ilgilendiri-
yor. Dolayısıyla yukarıda kısaca özetini
vermiş olduğumuz karara istinaden ar-
tık AB sınırları içerisinde ikamet eden
milyonlarca kullanıcı, kişisel verilerini
içeren mecralara yönlendiren internet
linklerinin kaldırılmasını doğrudan
arama motorlarını kontrol eden opera-
törlerden talep edebilecek. Talebi alan
operatör ise ABAD’ın “unutulma hakkı”
ile ilgili ortaya koyduğu prensipler dahi-
linde işlem yapıp talebi değerlendirmek
zorunluluğunda. Talebin reddedilmesi
durumunda ise yine ABAD’ın ilgili dava-
da altını çizdiği üzere, başvurucunun ret
kararına karşı veri koruma kurumlarına
veya yargı makamlarına başvurma hakkı
bulunuyor. Böyle bir talep ile karşılaşan
veri koruma kurumları ise yine talebi de-
ğerlendirirken ABAD’ın ortaya koyduğu
temel prensiplere göre meseleyi karara
bağlayacak olup değerlendirmesinde
özel hayatın gizliliği ile kamunun ilgili
bilgiye ulaşma gereksinimi arasındaki
dengeyi gözetmek durumunda.
■