

İKTİSADİ KALKINMA VAKFI DERGİSİ
75
nında en belirleyici konuların içerisinde
kuşkusuz “aile birleşimi” hususu özel bir
öneme sahip. AB vatandaşları ve onların
aile bireylerinin yerleşme serbestisi ile
ilgili olarak oldukça liberal bir sistem ön
gören ABmevzuatı, konu AB sınırları için-
de yaşayan üçüncü ülke vatandaşları (Üye
Devletler ile vatandaşlık bağı bulunma-
yanlar) ve onların aile birleşimi huşuları
olduğunda görece daha katı bir sistem
öngörüyor. AB’nin resmi istatistik kurumu
EUROSTAT’ın en son verilerine göre, 1
Ocak 2016 tarihi itibariyle AB sınırları
içersinde yaşayan üçüncü ülke vatandaş-
larının sayısı 20 milyonun üzerinde. İşbu
rakamın yıllar içerisinde artışına paralel
olarak özellikle son dönemde AB sınırları
içinde yaşayan üçüncü ülke vatandaşları-
nın aile birleşimi taleplerine ilişkin açılan
çok sayıda dava, işbu hassas konunun
kamuoyunda daha fazla tartışılmasına
da sebep oldu. Dergimizin bu sayısın-
da AB mevzuatının ve ABAD’ın konuya
yaklaşımını ele alacağımız K&A Kararı’nı
inceleyeceğiz
1
.
Hollanda’da Entegrasyon
Sınavı Şart
AB mevzuatının ilgili AB Yönergesi,
sınırları içerisinde yasal olarak yaşayan
üçüncü ülke vatandaşlarının, AB sınırları
dışında bulunan aile üyeleri ile birleşme
taleplerinin kabulüne ilişkin hukuki şart-
ları düzenliyor ve Üye Devletlere, genel
prensipler ile aykırılık teşkil etmemek
kaydıyla ek yükümlülükler getirebilme
yetkisi veriyor. Yönergenin vermiş olduğu
bu yetkiye dayanarak Hollanda yetkili
makamları, kendi topraklarında yaşayan
üçüncü ülke vatandaşlarının aile birle-
şimi taleplerinin kabulünü, entegrasyon
sınavından başarılı olma ön şartına bağ-
ladı. Başka bir ifadeyle, Hollanda’da ya-
şayan üçüncü ülke vatandaşının yanına
taşınmak isteyen aile üyesinin, ilk önce
bu sınavdan geçmesi gerekiyor. Sınav
Hollandaca konuşma, okuduğunu anlama
ve Hollanda kültürüne aşinalığı ölçen üç
aşamalı bir testen meydana geliyor ve
Hollanda’da yaşayan aile üyesi ile birleş-
mek isteyen kişinin bulunduğu ülkede
yer alan Hollanda konsolosluklarında ve
büyükelçilikte yapılıyor. Sınava hazırlık
paketi ve sınava giriş ayrıca ücrete tabi
olup, her bir başvurucu aile üyesi için
toplam ödenecek ücret yaklaşık olarak
450 avro gibi bir tutarı buluyor. Son ola-
rak sınavdan başarılı olanlara, mevzuat-
taki diğer şartların da yerine getirilmesi
koşuluyla ülkeye giriş izni veriliyor ve
girişi takiben de ilgili makamlara başvu-
rularak süreç sonlandırılıyor.
Azerbaycan vatandaşı olan K ve Ni-
jerya vatandaşı A, Hollanda’da yaşayan
eşlerine katılmak amacıyla bulundukları
ülkelerdeki Hollanda temsilciliklerine aile
birleşimi için başvurur fakat her iki baş-
vurucu da fiziksel ve psikolojik bir takım
sağlık sorunlarını öne sürmek suretiyle
entegrasyon sınavına girmek için tem-
silciliklere gidemeyeceklerini belirtirler.
Başvurucular, sağlık sorunları ile ilgili
raporlarını da otoriterelere iletirler. Her
iki başvuru da, söz konusu sağlık sorunla-
rının sınava girmeye engel teşkil etmediği
ve entegrasyon sınavının aile birleşimini
düzenleyen ilgili AB yönergesine uygun
olduğu; dolayısıyla bu sınav yapılmadan
aile birleşimi hakkının verilmemesinin
hukuka uygun olduğu gerekçeleri ile Hol-
landa makamları tarafından reddedilir.
K ve A’nın iş bu kararı yargıya taşımaları
üzerine davaya bakan Hollanda mahke-
mesi, entegrasyon sınavının AB hukukuna
uygun olup olmadığı hususunda görüşünü
bildirmesi için ABAD’a başvurur.
AB Mevzuatının Özüne Aykırı
Teknik hukuki detaylara girmeden
kısaca özetleyecek olur isek, yaptığı in-
celeme sonrasında ABAD ilk olarak aile
birleşimi kapsamında AB mevzuatının
Üye Devletleri üçüncü ülke vatandaşı aile
üyelerinin ülkeye girişlerine izin verir-
ken, bellirli entegrasyon kriterleri ve ön-
lemleri getirebilmelerini engellemediğini
belirtmişti. Bununla birlikte işbu hakkın
Üye Devletler tarafından amacına uygun
olarak kullanılması gerektiğini belirten
ABAD, söz konusu entegrasyon testinin
amacının ilgili kişilerin ülkeye gelmeden
önce topluma daha rahat uyum sağlaya-
bilecek temel dil ve kültür bilgisine ulaş-
malarını hedeflemesi gerektiğinin altını
çiziyor. Dolayısıyla, ABAD’a göre, bu ama-
cın ötesine geçen ve AB hukuku kapsamın-
da aile birleşimine hak kazanan kişilerin
bilinçli şekilde sistem dışına itilmesini
amaçlayan ve sistematik olarak bu amaca
hizmet eden bir entegrasyon sınavı, aile
birleşimini düzenleyen AB mevzuatının
özüne aykırılık teşkil ediyor. Ayrıca ABAD,
söz konusu sınav yükümlülüğü getirilir-
ken kişilerin yaş, eğitim durumu, okurya-
zarlığı, ekonomik ve sağlık durumlarının
da ayrı ayrı göz önünde bulundurulması
gerektiğine vurgu yapıyor. Zira yukarıda
sayılan kişisel durumların varlığının, baş-
vurucunun sınava girmesini veya sınavı
geçmesini etkili bir şekilde güçleştirdiği
veya imkansız hale getirdiği durumlarda,
söz konusu sınav yükümlülüğü, bir hak
olarak düzenlenen aile birleşiminin fiili-
yatta gerçekleşmesini ve bu hakkın etkin
şekilde kullanılmasını ortadan kaldıracak.
Hollanda’nın uyguladığı entegrasyon
sınav yükümlülüğünü ve sınava hazırlık,
sınava kabul ücretlerinin miktarlarını da
bu kapsamda değerlendiren ABAD, ilgili
sınavın yukarıda bahsedilen durumları göz
önünde bulundurmadığı, kişilerin özel bir
takım durumlarını değerlendirmeye alma-
dığına; dolayısı ile aile birleşimi hakkının
fiiliyatta uygulanmasını oldukça güçleşti-
ridiğine ve kimi ayrıksı durumlarda nere-
deyse imkansız hale getirdiğine hükmetti.
Zira yukarıda da belirtildiği üzere aile bir-
leşimini düzenleyen ABmevzuatının temel
amacı, aynı zamanda bir insan hakkı olan
aile bütünlüğünü sağlamak ve korumak.
Dolayısıyla bu amaca hizmet etmek, kolay-
laştırmak ve aile üyelerinin dahil olacağı
topluma uyumunu hızlandırmaktan çok,
işbu hakkın kullanılmasını engelleyebile-
cek ve/veya ortadan kaldırabilecek Üye
Devlet uygulamalarının, ne isim altında
düzenlenirse düzenlensin AB hukukuna
aykırılık teşkil edeceği ortada.
■
1
Minister van Buitenlandse Zaken v. K&A (C-153/14)