Table of Contents Table of Contents
Previous Page  60 / 64 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 60 / 64 Next Page
Page Background

İKTİSADİ KALKINMA VAKFI DERGİSİ

58

BRÜKSEL’DEN BAKINCA

Bu durum Almanya ile sınırlı da değil.

Örneğin geçtiğimiz Mayıs ayında Fran-

sa, bizzat Başkan Hollande’ın ağzından,

tarım ve kültür başlıklarında verilen

tavizler bu haliyle kalırsa TTIP’yi bloke

etme tehdidinde bulunmuştu. Siyasi

kesimden gelen itirazların ses getiren

son örneği Alman Sosyal Demokrat

Parti Genel Başkanı ve koalisyon hükü-

metinin Başbakan Yardımcısı Sigmar

Gabriel’in “Kimse kabul etmiyor ama

bana kalırsa TTIP fiilen çökmüştür”

sözleri oldu. (

“In my opinion, the nego-

tiations with the United States have de

facto failed, even though nobody is really

admitting it”

). “TTIP öldü mü?” soruları

işte bu konuşmadan sonra tavan yap-

mıştı. Ancak ilginçtir ki, Gabriel, TTIP

ile eş nitelikteki CETA’ya sahip çıktı!

İtirazlar Son Zamanlarda Daha

Duyulur ve Görünür Oldu

Resmi olmasa da zihinlerde bir nevi

hedef tarih olarak yerleşen 2017 yak-

laştıkça karşı çıkan kesimler de sesini

ve itirazlarının tonunu yükseltmeye

başladı. Örneğin, AP’de yelpazenin sol

kanadında yer alan üç parti Eylül ayı

ortasında bir ortak grup toplantısı ile

vatandaşları TTIP’nin (ve Kanada Ser-

best Ticaret Anlaşması CETA’nın) tehli-

keleri konusunda uyarmayı amaçlayan

Progressive Caucus

adını verdikleri bir

hareket başlattıklarını açıkladı.

Yine, itirazların en yüksek olduğu

Almanya’da -seçimler de yaklaşmakta

olduğu için- siyasetçilerin halkta kar-

şılığı olan bu konuyu daha fazla sahip-

lendiği ve seslendirdikleri görülüyor.

TTIP lehine argümanlar

daha ziyade Komisyon

uzmanlarının soğuk,

bürokratik dille yazılmış, halka

uzak resmi raporları üzerinden

dile getiriliyor ve de hayli

eskimiş durumda.