İktisadi Kalkınma Vakfı Dergisi // Aralık 2015

İKTİSADİ KALKINMA VAKFI DERGİSİ

ve AB’nin, terörle mücadelede ortak

hareket etmesi gerektiği belirtildi. Açık-

lamada ayrıca Fransa’nın güçlü bir ulus

olduğu ve Fransa’dan çıkan “özgürlük”,

“eşitlik” ve “kardeşlik” değerlerinin,

AB’nin temel değerlerine ilham verdiği

olduğu hatırlatıldı. Her türlü istenme-

yen aşırıcılık, terörizm ve nefreti yen-

mede AB olarak Fransa’ya destek mesa-

jı verildi. Tümdünyadan liderler Fransa

Cumhurbaşkanı Hollande ile birlikte

Paris’te barış için yürüdü. Paris olayla-

rından sonra AB ve üye ülkeler arasında

bilgi akışının koordinasyonu, iç ve dış

sınırların güvenliği ve terörizmle mü-

cadele alanlarında ortak politikanın

oluşturulması çağrısı yapıldı. Güvenlik

önlemleri sıkılaştırılırken Schengen

Alanı’nın güvenliğinin sağlanması için

başta Almanya olmak üzere birçok ülke

sınır kontrollerini yeniden uygulamaya

koymayı gündeme getirdi

2015’te AB’de birçok ülkede seçim-

ler gerçekleşti. Yunanistan’daki erken

genel seçimlerin galibi, Aleksis Tsipras

liderliğindeki Radikal Sol Koalisyon

İttifakı (Syriza) oldu. Ülkede 2009’dan

bu yana yaşanan ekonomik krizin son

yıllarda bir siyasi krize dönüşmesiyle

birlikte AB ve IMF’nin kurtarma pa-

ketine karşı duruşu ile iktidara gelen

Tsipras’ın kreditör kurumların öne

sürdüğü sert ekonomik önlemleri ka-

bul ederek yeni bir kurtarma paketine

imza atması, Yunanistan kamuoyunda

büyük bir hayal kırıklığına neden oldu.

Buna karşın Tsipras eylül ayında ger-

çekleşen, son altı yıldaki beşinci erken

seçimde bu sefer Bağımsız Yunanlar

Partisi’nin koalisyonu ile yeniden baş-

bakanlığı aldı. Uluslararası piyasalarda,

Yunanistan’ın Avro Alanı’ndan çıkışı

(

Grexit

) senaryoları konuşulurken bu

gelişmelerle birlikte AB’nin başlangı-

cından günümüze, en önemli kazanım-

larından biri olan ortak para biriminin,

Yunanistan kriziyle, Schengen Alanı’nın

da mülteci kriziyle sarsıldığını gördük.

Özellikle Suriye’deki iç savaşın sınır

tanımaz bir hal alarak burada yaşayan-

ların Avrupa’nın kapılarına dayanmala-

rı ve Akdeniz’de yaşanan can kayıpları

her geçen gün yeni bir insanlık dramına

sahne oldu. Akdeniz’i kana bulayan ve

900’e yakın göçmenin hayatını kaybet-

mesiyle kayıtlara AB tarihinin en ölüm-

cül göçmen faciası olarak geçen deniz

kazasının ardından Avrupa Komisyonu,

13Mayıs 2015 tarihinde, Avrupa’ya gö-

çün tüm boyutlarının daha iyi yönetile-

bilmesine yönelik yeni göç gündemini

kamuoyuyla paylaştı. AB’nin yeni göç

gündemi, on maddelik bir acil eylem

planı ile dört sütunlu kapsayıcı ve uzun

vadeli öncelikleri içeriyor.

Başta Türkiye olmak üzere tüm

dünyayı yakından ilgilendiren mülteci

krizi, Avrupa’nın siyasetine de yön ver-

di. Avrupa genelinde son dönemdeki

seçimlerde seçmenlerin kararlarında

güvenlik endişeleri rol oynadı. Bunun

bir örneğini mülteci akımlarında tran-

sit ülke konumundaki Hırvatistan’da

düzenlenen genel seçimde gördük. Se-

çimleri muhafazakâr Hırvat Demokra-

tik Birliği (HDZ) öncülüğünde kurulan

“Vatansever” ittifakı kazandı. Polon-

ya’daki seçimlerde de, politikasını göç-

men ve Avrupa Birliği karşıtlığı üzerine

kuran muhafazakâr Hukuk ve Adalet

Partisi sekiz yıl sonra iktidara döndü.

2015 yılı ülkemizde de seçim yılıy-

dı. 7 Haziran 2015 tarihinde gerçekleş-

tirilen genel seçimlerinin ardından, AK

Parti’nin tek başına iktidar olamaması

ve koalisyon çalışmalarının da sonuç

vermemesi üzerine, 1 Kasım 2015’te

tekrarlanmasına karar verilen genel

seçimlerde Prof. Dr. Ahmet Davutoğ-

lu liderliğindeki AK Parti birinci parti

olarak tekrar iktidara geldi. Kurulan

64’üncü Hükümet’te, eski AB Bakanı

ve Başmüzakereci Büyükelçi Volkan

Bozkır tekrar aynı göreve getirildi.

2015’te ülkemiz Avrupa’da olduğu gibi,

terör saldırılarıyla sarsıldı. 20 Tem-

muz 2015’te Suruç’tan sonra, 10 Ekim

2015’te Ankara’da meydana gelen pat-

lama, Türkiye tarihinin en büyük terör

saldırısı olarak tarihe geçti.

015 yılı, hızla değişen bir ulusla-

rarası ortam, artan terör ve yeni

güvenlik sorunları, Avrupa’yı

hedefleyen mülteci akını, Türkiye’de

yaşanan iki seçim gibi olaylarla ve hızla

akan bir gündem ile geçti. Ege suların-

da hayatını kaybeden Aylan’ın fotoğrafı

hepimizin yüreğini dağladı. Charlie

Hebdo ve Paris saldırıları, Suruç ve

Ankara katliamı gibi eylemleri lanetler-

ken, dünyanın daha az gelişmiş bölge-

lerindeki meydana gelen terör eylem-

leri de insanlık adına bizleri üzüntüye

boğdu. Öte yandan, bizleri sevindiren

olaylar da oldu. Türkiye açısından bu

sevindirici gelişmelerin başında, Prof.

Dr. Aziz Sancar’ın 2015 Nobel Kimya

Ödülü’nü alması geldi. Mardin’de çok

çocuklu bir ailenin evladı olarak do-

ğan Sancar, İstanbul Tıp Fakültesi’nde

eğitim almıştı. Sancar’ın başarısı, Cum-

huriyetimizin kazanımlarını bizlere bir

kez daha gururla hatırlattı.

Geçtiğimiz yılın AB ve Türkiye gün-

demini etkileyen gelişmelerine bak-

tığımızda, Avrupa’da ve ülkemizde

terör olayları ve mülteci sorununun

yıla damgasını vurduğunu görüyoruz.

Avrupa’da önce Fransa terör saldırı-

ları ile sarsıldı. 2015’in ilk günlerinde

başkent Paris’te haftalık mizah dergisi

Charlie Hebdo binasına düzenlenen

silahlı saldırı ve 2015’in son aylarında

yine Paris’te yedi farklı noktada mey-

dana gelen terör saldırıları tüm dün-

yada derin üzüntü ve endişe yarattı.

Fransa Cumhurbaşkanı François Hol-

lande, saldırıların sorumlularına karşı

acımasız bir mücadele yürüteceklerini

açıkladı. Ülke genelinde olağanüstü hal

ilan edilirken, sınırlar kapatıldı. Başta

AB kurumları olmak üzere üye ülkeler

ve bütün dünya teröre karşı birlik için

Fransa’ya destek verdi.

AB Devlet ve Hükümet Başkanları-

nın ve AB kurumlarının 15 Kasım 2015

tarihli ortak resmi yazılı açıklamasında

da teröre karşı ortak duruş dile getiril-

di. Açıklamada, Paris’te meydana gelen

saldırıların tüm üye ülkelere yapıldığı