İKV'DEN MACARİSTAN’IN AB KONSEYİ DÖNEM BAŞKANLIĞI VE TÜRKİYE KONULU DEĞERLENDİRME NOTU

AB-Macaristan ilişkileri, Viktor Orbán’ın 2010 yılında Macaristan Başbakanı olarak göreve gelmesi sonrasında bozulmaya başlamıştır. AB, o günden bugüne, Orbán hükümetinin Macaristan’da hukukun üstünlüğü ilkesini zedelediğine ve ülkenin demokratik kurumlarını aşındırdığına dair eleştirilerini giderek artırmıştır. Öyle ki bu eleştiriler söylemin ötesine geçmiş ve AB, Aralık 2020’de, hukukun üstünlüğü ilkesini ihlal eden bir üye ülkeye ödenen AB fonlarının askıya alınması veya fonlarda kesinti yapılması olanağını sağlayan bir “koşulluluk rejimi” oluşturarak Macaristan’ın 30 milyar avronun üzerinde AB fonunu dondurmuştur. Dahası başta AP olmak üzere çeşitli AB yetkilileri, böyle gerilimli bir döneme denk gelen AB dönem başkanlığının Macaristan’ın elinden alınmasına varan öneriler getirmiştir. Ancak bu öneriler karşılığını bulamamış ve Macaristan’ın AB Konseyi Dönem Başkanlığı süreci, 1 Temmuz 2024 tarihinde başlamıştır. Macaristan tarafından yapılan açıklamalar ve Macaristan’ın dönem başkanlığına ilişkin yayımladığı program, endişe duyulanın aksine, Budapeşte’nin ilgili AB kurumlarıyla iş birliği içerisinde bir başkanlık dönemi geçireceğine dair ılımlı bir tonda gelmiştir.

Şüphesiz Türkiye ile AB içerisinde en dostane ilişkiler kuran üye ülkelerin başında gelen Macaristan’ın, dönem başkanlığı programında Türkiye’ye yer verip vermeyeceği büyük bir merak konusu olmuştur. Programında Türkiye’yi ihmal etmeyen Macaristan, ülkemizin “enerji güvenliği, genel bölgesel güvenlik ve yasadışı göçle mücadele gibi birçok alanda AB'nin vazgeçilmez bir ortağı” olduğunun altını çizmiş ve Türkiye'nin “aday ülke statüsüne ilişkin olarak AB-Türkiye siyasi diyaloğunu ilerletmeye çalışacağını” beyan etmiştir. Bu ifade, son dönemlerde ilişkilerde bir yumuşama gözlemlenmesine rağmen üyelik süreci asla dile getirilmeyen Türkiye açısından oldukça önemlidir. Türkiye’nin, ikili ilişkileri yalnızca gümrük birliğinin güncellenmesi ve vize serbestisi gibi konulara indirgeyen bir AB tutumuna karşı önümüzdeki altı aylık süreci çok iyi değerlendirmesi gerekmektedir. Bu bağlamda Türkiye, Ankara Anlaşması’nın aslında nihai hedefi olan üyelik konusunu tekrardan AB gündemine yerleştirmeye yönelik girişimlerde bulunmalıdır.

İKV Uzmanı Ahmet Emre Usta tarafından kaleme alınan bu değerlendirme notunda, Macaristan’ın AB içerisindeki değişen konumu, AB Konseyi Dönem Başkanlığı sürecinde önceliklendirdiği konular ve Türkiye-Macaristan ilişkileri ile dönem başkanlığının Türkiye-AB ilişkileri üzerindeki etkileri incelenmektedir.

Söz konusu değerlendirme notuna buradan ulaşabilirsiniz.

2024

E-Bülten Kayıt

İKV KURUCU VE MÜTTEVELLİ KURUMLARI

© 2025 İKV Bütün Hakları Saklıdır.
Designed By: OrBiT