İKV, AVRUPA PARLAMENTOSU SEÇİMLERİ KONULU BİR WEBİNAR DÜZENLEDİ
İktisadi Kalkınma Vakfı, 14 Haziran 2024 tarihinde “Avrupa Parlamentosu Seçim Sonuçları, Etkileri ve Türkiye için Önemi” başlıklı bir webinar düzenledi. Webinarda AP seçim sonuçları ve bu sonuçların AB-Türkiye ilişkilerine olası etkileri tartışıldı.
Moderatörlüğünü İKV Genel Sekreter Yardımcısı M. Gökhan Kilit’in üstlendiği webinarın açış konuşmasında İKV Başkanı Ayhan Zeytinoğlu, AP seçim verilerini paylaşarak mevcut parlamento yapısı hakkında bilgi verdi ve bu veriler ışığında seçimlere ilişkin değerlendirmelerde bulundu. AB’nin Yeşil Mutabakat ve sürdürülebilirlik konusundaki politikalarına rağmen, aşırı sağın oy oranlarının yükselişinin dikkat çekici olduğuna değinen Zeytinoğlu, parlamentoda oluşan çok parçalı karar alma yapısının gelecekteki karar alma süreçlerinde blok olarak hareket etme becerisini azaltacağını belirtti. Son olarak, önümüzdeki dönemde AB üye ülkelerinde yapılacak seçimlerde aşırı sağ siyasetinin belirleyici olacağını ifade etti.
İKV Genel Sekreter Yardımcısı M. Gökhan Kilit, 2024 AP seçimlerindeki katılım oranlarının bir önceki seçimlerle benzer olduğunu dile getirdi ve AP içindeki siyasi grupların bir önceki dönemde sahip oldukları sandalye sayıları ile mevcut sandalye sayıları hakkında bilgiler paylaştı. AB genelinde aşırı sağın artış gösterdiğini ancak bu durumun İskandinav ülkelerinde geçerli olmadığını kaydeden Kilit, moderatörlüğünü üstlendiği panel bölümü konuşmacılarını takdim etti.
Webinarın ilk konuşmacısı TEPAV AB Çalışmaları Merkezi Direktörü Nilgün Arısan Eralp, konuşmasına Avrupalı seçmenin yerel seçimlerde yansıttığı görüşü, AP seçimlerinde de gösterdiğini belirterek başladı. Bu motivasyon dışında bir farkındalığın seçmen davranışlarını yönetmediğini vurgulayan Eralp, Avrupalı seçmen davranışlarına ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Aşırı sağın oy oranlarını yükseltmiş olmasına karşın çoğunluğun hâlâ merkez sağ görüşteki gruplarda olduğuna dikkat çeken Eralp, Avrupa Yeşiller Partisi’nin oy oranlarının düşüşünde, iklim politikalarına karşı geliştirilen hoşnutsuzluğun yattığını ifade etti. Ayrıca, karar alma süreçlerinde en etkili iki ülke olan Almanya ile Fransa’da aşırı sağın öne çıkmasının asıl endişe kaynağı olduğundan söz eden Eralp, konuşmasının devamında AP seçim sonuçlarının Ukrayna’ya yapılan askeri yardımlar, savunma bütçesi, yeşil dönüşümün ve genişlemenin yavaşlaması gibi etkileri olabileceğini ifade etti. Eralp, AP seçim sonuçlarının, Doğu Akdeniz’deki göçmenlerin ele alınması bakımından kilit rol oynayan Türkiye ile ilişkilerde kayda değer bir etki göstermeyebileceğini belirterek, ikili ilişkilerin göçmenler konusunda iş birliği düzeyinde ilerleyebileceğini kaydetti.
Panelin ilk bölümünün ikinci konuşmacısı İKV Genel Sekreteri Doç. Dr. Çiğdem Nas, 90’lardan itibaren Avrupa’da etkisini gösteren aşırı sağ eğilimin bu seçimlerde de gözlemlendiğini belirterek konuşmasına başladı. Seçim sonuçlarının AB vatandaşlarının kendi hükümetlerine yönelik tepkilerinin bir sonucu olarak değerlendirilebileceğinin altını çizen Nas, özellikle yeşil dönüşüm konusundaki memnuniyetsizliklerin bu sonuç üzerinde etkili olduğuna dikkat çekti. Nas, Yeşil Mutabakat’ın yalnızca bir iklim stratejisi olmadığını, AB’nin rekabetçiliğini artırdığı ve koruduğu bir büyüme stratejisi olduğunu vurguladı ve seçim sonuçlarına göre yeşil dönüşümde birtakım geri adımlar yaşanma ihtimali olsa da Yeşil Mutabakat’ın bütünsel olarak devam edeceğinin altını çizdi. AB’nin rekabet edebilir bir aktör olabilmesi için kendi içinde entegrasyonunu artırması gerektiğini belirten Nas, aşırı sağın bu çabayı olumsuz etkileyebileceğini ve AB’yi daha egemenlikçi bir yöne itebileceğini belirtti. Genişleme politikası göz önünde bulundurulduğunda ise göçle genişleme arasında kurulabilecek bir bağın genişlemeyi önleyebileceğini belirten Nas, genişlemeye yönelik desteğin artmasının daha az federe bir AB yapısına yönelinmesiyle mümkün olabileceğine dikkat çekerek konuşmasını sonlandırdı.
Panel kısmının üçüncü konuşmacısı Bahçeşehir Üniversitesinden Prof. Dr. Selcen Öner, sözlerine sağ partilerin kendi içinde Rusya-Ukrayna savaşı ve dış politika konularında ayrıştığını fakat ortak noktanın göçün dışsallaştırılması ve güvenlikleştirilmesi olduğunu belirterek başladı. Aşırı sağın yükselişinin neoliberal politikalar, başta genç işsizliği olmak üzere işsizlik ve barınma maliyetleri gibi etmenlere büyük ölçüde bağlı olduğunu belirten Öner, partilerin bu tip belirsizlikleri kullanarak oy sayısında artışa gittiğini kaydetti. Ayrıca Öner, aşırı sağın oylarını arttırmasıyla Avrupa’da genişleme politikasının olumsuz etkilenebileceği, Türkiye için vize serbestisi ihtimalinin ortadan kalkabileceği ve bu yüzden de vize kolaylığı söyleminin öne çıkacağı şeklinde değerlendirmelerde bulundu. Türkiye’nin yeni bir söylem ve strateji ihtiyacına değinerek AB’nin Türkiye için yalnızca bir dış politika unsuru değil, iç politikada birçok gelişmeyi etkileyen bir aktör olduğunun altını çizen Öner, yerel yönetimler düzeyinde de iş birliğine önem verilerek proaktif dış politika izlemenin faydalı olabileceğini kaydederek konuşmasını sonlandırdı.
Panel bölümünün son konuşmacısı Türk-Alman Üniversitesinden Doç. Dr. Ebru Turhan sağa doğru yaşanan “toprak kayması”na dikkat çekerek AB’de yasama süreçlerini zora sokacak bir döneme girildiğini belirtti. AB içindeki siyasi partilerin söylemlerini aşırı sağa kaydırarak popülaritesini artırmaya çalıştığına dikkat çeken Turhan, Avrupalı seçmenin ulusal ve parlamento seçimlerinde benzer tutum sergilediğini ve aşırı sağın yükselişinin Türkiye-AB ilişkilerinin siyasallaşmasına yol açabileceğinden söz etti. Türkiye-AB ilişkilerinde daha önce söz edilmemiş konuların gündem maddesi hâline gelebileceğini, dışsallaştırma noktasında Türkiye ile iş birliğine gidilip karşılığında ödüller verilerek transaksiyonel bir ilişki kurulabileceğini ifade eden Turhan, Avrupa’da aşırı sağın güçlenmesinin Türkiye’nin ülke raporlarına olumsuz yansıyabileceğini kaydetti. Öte yandan Turhan, Türkiye’nin katılım sürecinin seçim propagandalarına konu edilerek oy kartı olarak kullanılabileceğine dikkat çekti.
Toplantı, soru-cevap kısmıyla son buldu.
HAKKIMIZDA
ARAŞTIRMA MERKEZİ
PROJELER
İLETİŞİM
Designed By: OrBiT