İKV, RUSYA-UKRAYNA SAVAŞININ İKİNCİ YILI VE AVRUPA KONULU BİR WEBİNAR DÜZENLEDİ
İKV, 17 Mart 2023 tarihinde, “Rusya-Ukrayna Savaşının İkinci Yılı ve Avrupa Açısından Etkileri" başlıklı bir webinar düzenledi. Açış ve panel bölümünün moderatörlüğünü İKV Genel Sekreter Yardımcısı M. Gökhan Kilit’in üstlendiği webinarda, Rusya-Ukrayna savaşının Avrupa’ya ve küresel siyasete olan çok boyutlu etkileri tartışıldı.
Webinarın açış konuşması, İKV Başkanı Ayhan Zeytinoğlu tarafından gerçekleştirildi. Zeytinoğlu, Rusya’nın uluslararası hukuk ve BM Şartı’na aykırı bir şekilde Ukrayna’ya gerçekleştirdiği saldırı ile Avrupa’nın beklenmedik bir şekilde savaş gerçeği ile yeniden karşı karşıya kaldığını belirtti. NATO üyeliğinin artan önemi, Almanya’nın değişen savunma ve güvenlik politikası, Rusya’ya olan enerji bağımlılığının azaltılma çabaları, değişen AB genişleme çerçevesi ve Ukrayna savaşında işlenen insanlık suçlarına atıfta bulunan Zeytinoğlu, Rusya-Ukrayna savaşının Avrupa jeopolitiğini değiştirdiğini ve dönüştürdüğünü vurgulayarak açış konuşmasındaki sözlerini tamamladı.
Açış konuşmasının ardından panel bölümünün ilk konuşmacısı olan İPM Kıdemli Araştırmacısı Prof. Dr. Atila Eralp, Avrupa’nın 2008 yılından beri bir “çoklu kriz” süreci yaşadığını belirtti. Finansal kriz, göçmen krizi, Brexit, COVID-19 salgını ve şimdi de Ukrayna savaşı ile Avrupa’nın gelecek kaygılarının arttığını ifade etti. Eralp, her kriz ortamında gelecek ve belirsizlik tartışmaları ortaya çıksa da, son krizde “güvenlik” tartışmalarının daha fazla görünür olduğunun altını çizdi. Güvenlik açısından “eskinin öldüğü, yeninin de henüz doğmadığı” bir süreçte olduğumuza dikkat çeken Eralp, Rusya-Ukrayna savaşı sonrasında Türkiye’nin jeopolitik öneminin arttığını vurguladı. Ayrıca, Türkiye’nin demokratik açıdan ilerleme kaydedilmeden jeopolitik kartlarını oynayamayacağını da belirtti.
Eralp’in ardından söz alan Kadir Has Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Sinem Akgül Açıkmeşe, “kapsayıcı güvenlik” vurgusu ile konuşmasına başladı. Rusya-Ukrayna savaşının, Avrupa’daki güvenlik paradigmasını savunma, finans, enerji ve gıda gibi alanlarda hibrit bir şekilde değiştirdiğini belirten Açıkmeşe, AB’nin Rusya’yı güvenlikleştirme kapsamına alarak bir tehdit olarak algılamaya ve değerlendirmeye başladığını söyledi. Ek olarak, Rusya-Ukrayna savaşının ardından gıda güvenliğini küresel bir bağlama oturtan AB’nin az gelişmiş ülkelere verilecek daha fazla destek verilmesi için çaba sarf ettiğini ifade etti. Ayrıca Açıkmeşe, Ukrayna ve Moldova gibi ülkelerin üyelik başvurularının kabul edilmesinin AB için benzersiz bir gelişme olduğunu vurguladı.
Panelin üçüncü konuşmacısı İKV Genel Sekreteri Doç. Dr. Çiğdem Nas, Rusya-Ukrayna savaşını farklı bir perspektifden değerlendirerek savaşın, AB’nin yeşil dönüşüm sürecini ciddi şekilde etkilediğini belirtti. Fosil yakıtların kullanımı ve Avrupa’nın Rusya’ya olan bağımlılığının azaltılması hususunda Avrupa Yeşil Mutabakatı hedeflerinin önemini vurgulayan Nas, savaşın AB’nin yenilenebilir enerjiye dönüşüm sürecini aksatmadığını, aksine hızlandırdığını söyledi. Son olarak Nas, AB’nin enerji ve yatırım projeleri üzerindeki karar alma süreçlerini hızlandırmak amacıyla bürokratik engelleri aşmaya yönelik hareket ettiğini kaydetti.
Nas’tan sonra söz alan Okan Üniversitesi Öğretim Üyesi Dr. Habibe Özdal idi. Savaşın, Rus dış politikası açısından ne anlam ifade ettiğini değerlendiren ve Rusya’nın Ukrayna üzerindeki hedefinin belirsiz olduğunu vurgulayan Özdal, Rusya’nın stratejilerinin ve söylemlerinin sürekli değişmesinin bir istikrarsızlık göstergesi olduğunu belirtti. Özdal, Rusya’nın iç siyasetine dönerek dışarı kendisini kapamış gibi göründüğünü ifade ederken, Batı tarafından da izole edildiğini vurguladı. Ancak, Rusya’nın, özellikle ABD karşıtı fikirde olan Afrikalı ve Asyalı ortakları tarafından kısmen de olsa desteklendiğini belirtti. Türkiye’nin savaş sırasındaki arabuluculuk rolüne de dikkat çeken Özdal, uluslararası arenada dengeli bir dış politika izlediğinin altını çizdi.
Webinarın son konuşmacısı olan Marmara Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Çağdaş Üngör ise Rusya-Ukrayna savaşını Çin’e olan etkileri üzerinden detaylı bir şekilde ele aldı. Rusya-Ukrayna savaşında gizli ve Rus yanlısı bir aktör gibi görünen Çin’in, savaşa karşı barış yanlısı hamlelerde bulunduğunu belirtti. Ayrıca Üngör, yeni Soğuk Savaş dönemi olarak adlandırılan bu dönemde, Çin’in dünyanın en büyük ikinci ekonomisi olarak bir kutbu temsil ettiğini ve özellikle ABD tarafından bir “tehdit” olarak algılandığını vurguladı. Rusya-Ukrayna savaşının Çin’in elini güçlendirmediğini ve çıkarlarına hizmet etmediğini ifade etti. Katılım düzeyi oldukça yüksek olan webinar, soru-cevap bölümüyle sona erdi.
Webinarın video kaydına buradan ulaşabilirsiniz.
HAKKIMIZDA
ARAŞTIRMA MERKEZİ
PROJELER
İLETİŞİM
Designed By: OrBiT