İKV TÜRKİYE-AB İLİŞKİLERİNİ VİYANA’DA ELE ALDI

İKV, AB Dönem Başkanlıkları ve Türkiye projesi kapsamında Avusturya Uluslararası İlişkiler Enstitüsü işbirliği ile 21 Haziran 2018 tarihinde “AB Genişlemesi ve Reform Gündemi: Türkiye ve Balkanlar İçin Sonuçlar” başlıklı bir toplantı düzenledi.  Açış konuşması Türkiye’nin Viyana Büyükelçisi Mehmet Ferden Çarıkcı tarafından gerçekleştirilen toplantının konuşmacıları Türkiye’nin AB Nezdinde Daimi Temsilcisi Büyükelçi Faruk Kaymakçı, Avusturya Dışişleri Bakanlığı Güneydoğu Avrupa, Genişleme ve Eşleştirme Bölümü Başkanı Büyükelçi Klaus Wölfer, TEPAV AB Çalışmaları Merkezi Direktörü Nilgün Arısan Eralp, Ankara Üniversitesi Avrupa Toplulukları Araştırma ve Uygulama Merkezi (ATAUM)  Direktörü Prof. Sanem Baykal, Mercator-IPM Kıdemli Araştırmacısı Prof. Atila Eralp ve İKV Genel Sekreteri  Doç. Dr. Çiğdem Nas olurken, oturum başkanlığını ise  Avusturya Uluslararası İlişkiler Enstitüsü Başkan Yardımcısı Cengiz Günay üstlendi.

İKV Genel Sekreteri Doç. Dr. Çiğdem Nas’ın kısaca İKV’yi tanıttığı ve toplantının amacını açıkladığı açıştan sonra katılımcılar Türkiye-AB ilişkilerini ve AB’nin içinde bulunduğu süreci ele aldılar. Günümüzde AB’nin önemli sınamalardan geçtiği ve sorunlarla karşı karşıya olduğunu belirten konuşmacılar bunları düzensiz göçün genişleme dâhil pek çok AB politikası üzerindeki etkisi, güvenlik sorunları, AB’nin birliği açısından bir tehdit oluşturan Brexit’i, pek çok alanda anlaşmazlığa düşülen Trump yönetimi, yeni ve eski üye ülkeler arasındaki politika önceliklerindeki farklılıklar, AB’nin işleyişinin iyileştirilmesi olarak sıraladılar. Türkiye’nin katılım müzakerelerine başladıktan sonra karşılaştığı GKRY ve Fransa örneklerinde olduğu gibi genişleme sürecinin millileştirilmesi ve pek çok konuda Türkiye’nin günah keçisi haline getirilmesi sorunlarına değinen konuşmacıların yorumlarına karşılık olarak Avusturya Dışişleri Bakanlığı adına konuşan Klaus Wölfer Türkiye’nin pek çok alanda geriye gittiğini ve bu nedenle ülkesinin Türkiye ile kurulacak yeni tip bir ilişkinin daha doğru ve gerçekçi olacağına inandığını belirtti.

Toplantıda ayrıca Türkiye’nin AB üyelik sürecinde önemli kazanımlar elde ettiğinin, sivil toplumunun büyük gelişme gösterdiğinin unutulmaması gerektiği ifade edildi. AB tarafından Türkiye’ye yaklaşımın son dönemde işlevsel olduğuna dikkat çekilirken, uzun vadede ikili ilişkilerin oldukça dayanıklı olduğuna vurgu yapıldı. Kısa vadede kurallara dayalı bir ilişkinin sürdürülebilmesi açısından da Gümrük Birliği’nin güncellenmesinin önemine değinen konuşmacılar, Türkiye için AB üyelik hedefinin korunması gereğine dikkat çektiler. Küresel sistemde önemli değişimler meydana geldiğini, ancak AB’nin sanki bunlar yokmuşçasına yol almaya devam ettiğinin belirtildiği panelde, değişen dünyada AB’nin etkinliğini ve anlamını devam ettirebilmesi için Türkiye ve Batı Balkanlara yönelik genişleme stratejisinin son derece önemli bir araç olduğu vurgulandı.

 

2018

E-Bülten Kayıt

İKV KURUCU VE MÜTTEVELLİ KURUMLARI

© 2024 İKV Bütün Hakları Saklıdır.
Designed By: OrBiT