T.C. Ticaret Bakanı Mehmet Muş, 14-15 Haziran 2021 tarihlerinde gerçekleştirmiş olduğu Brüksel ziyareti kapsamında TOBB ve İKV’nin Brüksel Temsilciliği'ni ziyaret etti. TOBB-İKV Brüksel Temsilcisi Haluk Nuray’ın gerçekleştirdiği sunumun ardından Bakan Muş ve heyeti görüşmelerde bulundu. TOBB-İKV Brüksel Temsilciliği 1984 yılında kuruldu ve Türk iş dünyasının Brüksel’de kurulan ilk temsilciliği olma niteliğini taşıyor. Bakan Muş, 24-25 Haziran 2021 tarihlerinde yapılacak AB Zirvesi öncesinde gerçekleştirdiği Brüksel ziyareti kapsamında Avrupa Komisyonu Kıdemli Başkan Yardımcısı Valdis Dombrovskis ve Avrupa Komisyonu Ekonomiden Sorumlu Üyesi Paolo Gentiloni ile görüştü. Görüşmelerde Türkiye-AB Gümrük Birliği'nin güncellenmesi ve pozitif gündemin ağırlıkla ele alındığını belirten Muş, Türkiye’nin AB Nezdindeki Daimi Temsilciliğinde düzenlenen basın toplantısında şunları söyledi:

“AB’nin ekonomi ve ticaretten sorumlu en önemli iki ismiyle Türkiye ve AB arasındaki ticari ve ekonomik ilişkileri, Türkiye-AB pozitif gündemini ele aldığımız oldukça verimli görüşmeler gerçekleştirdik. Bu zirvede, diğer hususların yanı sıra ülkemiz ile ekonomik ilişkilerin geleceği de masaya yatırılacak. Bu vesileyle 24-25 Haziran Zirvesi öncesinde gerçekleştirdiğimiz bu temaslarda AB ile ülkemizin stratejik iş birliğinin önemi ve Türkiye AB ilişkilerinde pozitif gündem oluşturulmasının hem Türkiye hem de AB çıkarına olduğu hususunda bir mutabakat olduğunu müşahede ettik. Görüşmelerimizde, AB tarafında ülkemiz ile ekonomik ilişkilerin geliştirilmesi konusunda güçlü bir kararlılık olduğunu ifade edebilirim… Gümrük Birliği'nin güncellenmesine dönük süreç, Türkiye ile AB'nin ticari ve ekonomik alandaki ilişkilerini daha da ileriye taşıyarak iki taraf için de ekonomik yararlar sunacaktır. Küresel tedarik ve değer zincirlerinin çeşitlendirilmesi ve güçlendirilmesi bakımından Türkiye, üretim ve ihracat kapasitesi, dinamik ekonomisi ve stratejik konumu ile AB için en önemli ortaktır. Daha güçlü bir Türkiye-AB bütünleşmesi, bölgemizdeki tedarik zincirlerinin güçlendirilmesi, rekabetçiliklerinin daha da artırılması için önemli fırsatlar yaratmaktadır. Bu anlamda, ülkemiz ve AB'nin Serbest Ticaret Anlaşmaları arasındaki artan farkın, ayrıca ülkemizin AB'nin karar alma mekanizmalarında yeterince yer almamasının Gümrük Birliği'nin işleyişinde yarattığı sorunları ve çözüm beklentimizi gündeme getirdik. Önümüzdeki dönemde Gümrük Birliği'nde her iki tarafın karşılaştığı yapısal ve ticari sorunların daha yakın iş birliği ve diyalog içerisinde ele alınması noktasında muhataplarımızla hemfikiriz.”